Bir buçuk ay kadar sonra yerel seçimler var malum. Aslında tam seçim zamanı yazmak lâzım gelir bunları ama benim canım şimdi yazmak istiyor. Bakarsın o zaman da yazarız. Nedir bu yerel seçimleri ben ve benim gibiler için özel kılan? Tabii ki oy verebilecek olmanın dayanılmaz heyecanı.

Yerel seçimlerin heyecanı daha bir başka. Kendi şehrinin belediye başkanını seçince insan, o konularda ahkâm kesmekten çok hoşlanıyor. Komplo teorileri havada uçuşuyor. Yok efendim şimdiki başkan o araziyi birine “peşkeş çekmiş” de, kaldırım taşları sökülüp yeniden takılıyormuş da, bu işten birilerinin “rantı varmış” da. Bunlar sıkıcı konular. Hiçbir zaman yerel seçimleri çok sevemedim bu yüzden. Öyle heyecanlı mitingler yok falan. Tek bekleyiş “CHP İzmir adayını açıkladı.” falan haberleri. Olsun, bunun da eğlencesi başka.
Neyse efendim fazla uzatmamak lazım. Fazla eğlenceli bir konu gibi gözükmese de, benim açımdan seçim hoş bir şey. Televizyonlarda renkli renkli Türkiye haritaları, orada şu sandık açıldı, burada bu kadar oy sayıldı. Oyun gibi valla. Oturup izlerim her zaman. Sonunda bu seçimde oturup izlemenin dışında oy da kullanacağız. TRT yine her seçim öncesi olduğu gibi “Nasıl oy veririz?” temalı reklam filmini dayar yakında. Belki dayamıştır bile. “Yüksek Seçim Kurulu bildiri yayımladı.” haberleri de başladı mı, değmeyin keyfime. Gideyim de kim kime nereyi peşkeş çekmiş, hangi başkan adayı nerelerden rant sağlamış öğreneyim. Oy vereceğiz tabii. Esen kalın.
s.
1 yorum:
harbiden oyun gibi seçim ekranı. çok renkli lan. ben de seviyorum seçim sonrasıları. oy verecek olmanın dayanılmaz hafifliği de cana can katıyor. teşekkürler.
Yorum Gönder